Ankilozan Spondilit Hastalığı

Ankilozan Spondilit Hastalığı

Ankilozan spondilit, omurganın ve sakroiliak eklemlerin kronik inflamatuar bir hastalığıdır. Genellikle genç erişkinlerde başlayan ve erkeklerde daha sık görülen bu hastalık, omurgada ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığı ile karakterizedir. Hastalık ilerledikçe omurlar arasında kemikleşme ve kaynaşma (ankiloz) oluşabilir, bu da omurganın esnekliğinin azalmasına ve fonksiyon kaybına yol açar. Ankilozan spondilit, aynı zamanda vücudun diğer eklemlerini, gözleri, kalbi ve akciğerleri de etkileyebilir.
Ankilozan Spondilit Hastalığı
Online Randevu

Ankilozan Spondilitin Nedenleri ve Risk Faktörleri

Ankilozan spondilitin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik faktörlerin önemli rol oynadığı kabul edilir. HLA-B27 adlı genetik marker hastalığın gelişiminde sıkça görülür, ancak bu gen taşıyıcısı olan herkes hastalığı geliştirmez. Çevresel faktörler ve bağışıklık sistemindeki anormal reaksiyonlar da hastalık mekanizmasında yer alır. Erkeklerde kadınlara oranla daha fazla görülmesi, hormonların hastalık seyrine etkisini düşündürmektedir. Ailede benzer hastalık öyküsünün bulunması riski artırır.


Ankilozan Spondilitin Belirtileri

Hastalığın en belirgin belirtileri arasında bel ve kalça ağrısı ile hareket kısıtlılığı yer alır. Ağrı genellikle dinlenme sırasında artar ve hareketle azalır. Sabahları veya uzun süre hareketsiz kalındığında sertlik hissedilir. Hastalık ilerledikçe omurgada deformasyon ve eğrilikler ortaya çıkabilir. Ayrıca, kalça, diz ve omuz gibi büyük eklemler de tutulabilir. Bazı hastalarda gözde ağrı ve kızarıklık, nefes darlığı, yorgunluk gibi ek sistemik belirtiler de görülebilir.


Ankilozan Spondilitin Tanısı

Tanı, hastanın şikayetleri, fizik muayene bulguları ve laboratuvar testleri ile konur. HLA-B27 gen testi ve inflamasyon belirteçleri (CRP, ESR) hastalık lehine bulgular verebilir. Röntgen ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ile sakroiliak eklemlerde ve omurgada karakteristik değişiklikler gözlenebilir. Erken tanı, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için önemlidir. Tanı sürecinde multidisipliner yaklaşım gereklidir.


Ankilozan Spondilitin Tedavi Yöntemleri

Ankilozan spondilit tedavisinde amaç ağrının kontrolü, inflamasyonun azaltılması ve omurga hareketliliğinin korunmasıdır. İlaç tedavisi genellikle nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAİİ), biyolojik ajanlar ve gerektiğinde kortikosteroidleri içerir. Fizik tedavi ve egzersiz programları omurganın esnekliğini artırmak ve kasları güçlendirmek için önemlidir.

Hastaların günlük yaşam aktivitelerinde doğru duruş tekniklerini öğrenmeleri fonksiyonel kaybı azaltır. İleri vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir. Fizik Tedavi ve Egzersizin Önemi Fizik tedavi, ankilozan spondilit tedavisinde temel unsurlardan biridir.

Uzmanlar tarafından düzenlenen egzersiz programları, omurga ve eklem hareketliliğini artırır, kas gücünü korur. Düzenli egzersiz, ağrının azaltılmasına ve hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılmasına yardımcı olur. Postür düzeltici egzersizler ve nefes teknikleri de tedavi planında yer alır. Hastaların tedaviye uyumu ve egzersizleri düzenli yapması tedavi başarısını artırır.

Ozon tedavisi sistemik ve lokal olarak uygulanabilir.  Sistemik uygulamalar Major ozon, serum ozon veya rektal ozon olarak etkilidir.  Doz ve seans doktorunuzun kararına göre belirlenir.


Yaşam Tarzı ve Ankilozan Spondilit Yönetimi

Yaşam tarzı değişiklikleri, ankilozan spondilitin kontrolünde önemli rol oynar. Sigara kullanımı hastalığın seyrini olumsuz etkilediği için bırakılması gerekir. Dengeli beslenme, kilo kontrolü ve düzenli fiziksel aktivite önerilir. Ağır kaldırmaktan ve omurgaya aşırı yük bindiren hareketlerden kaçınılmalıdır. Stres yönetimi ve yeterli uyku bağışıklık sistemini olumlu yönde etkiler. Hastaların hastalıkları hakkında bilinçlendirilmesi ve psikososyal destek almaları tedavi sürecine katkı sağlar.


Ankilozan Spondilitin Komplikasyonları

Tedavi edilmezse ankilozan spondilit omurgada kalıcı sertlik, hareket kaybı ve deformasyonlara yol açabilir. Ayrıca göz iltihabı (üveit), kalp kapak hastalıkları, akciğer fibrozisi gibi sistemik komplikasyonlar gelişebilir. Hastalıkla ilişkili osteoporoz riski artar. Bu nedenle düzenli takip ve tedavi çok önemlidir. Komplikasyonların önlenmesi, hastaların yaşam kalitesinin korunması için multidisipliner yaklaşım gereklidir.
Bu web sitesi çerez kullanır
Hizmet kalitemizi artırmak adına internet sitemizde çerezler kullanmaktayız. Detaylı bilgi almak için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz
Daha Fazla Seçenek
Sadece Zorunlu Çerezler
Seçilenlere İzin Ver
Tümünü kabul et